"Female" kelimesi, İngilizce kökenli bir terim olup, biyolojik ve toplumsal cinsiyetin tanımlanmasında kullanılan temel kavramlardan biridir. Türkçeye doğrudan çevrildiğinde “dişi” ya da “kadın” anlamına gelen bu kelime, hem teknik hem de gündelik dilde sıkça kullanılır. Özellikle form doldururken ya da biyolojik veri setlerinde karşılaşılan “cinsiyet: female” ifadesi, kişinin kadın olduğunu belirtmek amacıyla kullanılır.
Bu yazıda “female ne demek?” sorusuna yalnızca sözlük anlamı çerçevesinde değil, aynı zamanda bilimsel, toplumsal, kültürel ve dilbilgisel boyutlarıyla yanıt veriyoruz.
Cinsiyet ifadesi olarak "female", doğuştan gelen biyolojik özelliklere göre kadın cinsiyetine sahip bireyleri tanımlamak için kullanılır. Bu tanım, kromozomal, hormonal, üreme sistemleri gibi fizyolojik unsurlar temel alınarak yapılır.
XX kromozomlarına sahip olmak
Dişi üreme organlarına (rahim, yumurtalıklar vb.) sahip olmak
Doğurganlık potansiyeline sahip olmak (her zaman geçerli olmayabilir)
Kadınsı ikincil cinsiyet özelliklerine (meme gelişimi, ses tonu, vücut tipi) sahip olmak
Bu tanım biyolojik temellidir. Ancak günümüzde cinsiyet, sadece biyolojiyle sınırlı kalmamış; sosyal, psikolojik ve kültürel boyutlarla da değerlendirilir hâle gelmiştir. Yani bir bireyin "female" olarak tanımlanması, yalnızca vücuduna değil, toplumdaki rolüne ve kimliğine de bağlı olabilir.
“Female” kelimesi Latince “femella” (küçük kadın) kelimesinden türemiştir. Bu sözcük de “femina” (kadın) kökünden gelir. Orta Çağ İngilizcesinde “femelle” olarak kullanılmaya başlanmış, zamanla bugünkü hâlini almıştır.
Bugün “female” kelimesi:
İsim olarak: "Kadın birey" anlamında kullanılır.
Örnek: She is a female scientist.
Sıfat olarak: "Dişi" ya da "kadına ait" anlamı taşır.
Örnek: The female population is increasing.
Kelimenin çok yönlü kullanımı, onun yalnızca biyolojik değil aynı zamanda sosyal bir terim haline gelmesini sağlamıştır.
"Female" kelimesi çok sayıda alanda kullanılabilir. Bu kullanımlar bağlama göre farklı anlamlar kazanabilir. İşte en yaygın kullanım alanları:
Kadın üreme sisteminden bahsederken veya canlıların cinsiyeti belirtilirken kullanılır. Örneğin:
The female reproductive system includes the ovaries and uterus.
In mammals, females are typically responsible for nurturing the offspring.
Pasaport, kimlik, banka formları gibi alanlarda “Gender: Female” ifadesi sıkça görülür. Bu kullanım, kişinin cinsiyet kimliğini belirtmeye yöneliktir.
Toplumsal cinsiyet çalışmaları (gender studies) kapsamında "female" terimi, kadınlık kimliğiyle ilişkilendirilir. Kadının toplumdaki rolü, hakları, statüsü gibi konularda bu kavram sıklıkla geçer.
Hayvanların cinsiyet ayrımı yapılırken de kullanılır. Örneğin:
This female cow is ready to give birth.
Female bees serve the queen.
Her ne kadar “female” ve “woman” kelimeleri birbirinin yerine kullanılsa da, aralarında belirgin farklar vardır.
Female, biyolojik bir terimdir. Canlıların cinsiyetini belirtir.
Örneğin: Female patients responded better to the treatment.
Woman, insana özel ve sosyal bir tanımdır. Kadın kimliğini vurgular.
Örneğin: She is a strong, independent woman.
Dolayısıyla, kadınları tanımlarken sosyal bağlamda “woman”, biyolojik bağlamda ise “female” tercih edilir. Bu fark özellikle bilimsel makalelerde, tıbbi raporlarda ve resmi belgelerde önem kazanır.
Ayşe, üniversitede biyoloji bölümü okuyan bir öğrencidir. Mezuniyet projesi için, kuş türlerinde üreme davranışları üzerine bir araştırma yapmaktadır. Gözlemlerini raporlarken sürekli olarak “female” ve “male” terimlerini kullanır. Çünkü bu terimler, cinsiyet ayrımı yaparken nötr ve teknik bir anlatım sağlar. Aynı zamanda, araştırmasında cinsiyet rollerinin canlı davranışları üzerindeki etkisini analiz ederken “female behavior” (dişi davranışı) ifadesini sıkça kullanır.
Bu örnek, “female” kelimesinin yalnızca dilbilgisel değil; bilimsel ve toplumsal bağlamlarda da ne kadar önemli olduğunu ortaya koyar.
Modern toplumlarda “female” kelimesi zaman zaman eleştirilere de maruz kalır. Özellikle toplumsal cinsiyet kimliği ve eşitlik konularında, bu kelimenin bireyi yalnızca cinsiyetiyle tanımladığı düşünülerek yerine daha kapsayıcı dilin tercih edilmesi gerektiği savunulur.
Bazı feminist yazarlar, “female” kelimesinin kadınları biyolojik bir varlığa indirgediğini savunurken; bazıları, bu kelimenin bilimsel bir gereklilik olduğunu belirtir.
Ayrıca, bazı sosyal platformlarda “She’s a female” şeklindeki ifadeler, soğuk ve nesneleştirici olarak algılanabilir. Bu nedenle günümüzde, kişinin kimliğini tanımlarken daha duyarlı ve bağlama uygun dil kullanılması gerektiği vurgulanmaktadır.
Female kelimesi Türkçeye nasıl çevrilir?
Türkçeye “kadın” veya “dişi” olarak çevrilir. Ancak bağlama göre anlam değişebilir.
Cinsiyet kısmında “female” yazıyorsa ne demek?
Kadın cinsiyeti ifade edilmektedir.
Female kelimesi sadece insanlar için mi kullanılır?
Hayır. Tüm canlılar (hayvanlar, bitkiler) için kullanılabilir. Örneğin: female cat, female plant.
Female ile woman aynı mı?
Hayır. Female biyolojik; woman ise toplumsal bir tanımdır.
Kadın demek için female kullanmak doğru mu?
Bağlama göre evet. Resmi, teknik veya bilimsel yazışmalarda uygun olur. Ancak günlük konuşmalarda “woman” daha yerindedir.
“Female” kelimesi, sadece bir sözlük tanımından ibaret değildir. Bireyin biyolojik kimliğini, toplumdaki rolünü ve kültürel algısını tanımlayan çok yönlü bir kavramdır. Bu kelimeyi anlamak, cinsiyet kavramını anlamanın ilk adımıdır. Günümüzde dilin daha kapsayıcı ve saygılı bir formda kullanılmasına yönelik artan hassasiyet, “female” gibi kelimelere de yeni sorumluluklar yüklemektedir. Bu yüzden yalnızca ne demek olduğu değil, nasıl, nerede ve hangi niyetle kullanıldığı da önem taşır.
İlgili diğer içerikler
“Bebekamın” kelimesi Kürtçe kökenli olup, özellikle Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu bölgesinde günlük hayatta sıkça karşılaşılan, duygusal bir ifadedir. Bu kelime, sevgi, şefkat ve bağlılık bildiren bir hitap ya da duygusal sesleniş biçimidir. Türkçeye kelime kelime çevrildiğinde net bir karşılığı olmasa da anlam dünyası, “canımın içi”, “gözümün nuru” gibi sevgi dolu ifadelerle örtüşür. Kürtçe konuşan topluluklar arasında, hem büyüklerin küçüklere hem de eşlerin, sevgililerin birbirine seslenişinde kullanılır.
Gözlük alışverişi yaparken karşımıza çıkan teknik terimlerden biri de "ekartman"dır. Peki ekartman nedir? Kısaca tanımlamak gerekirse; ekartman, gözlüğün camlarının ya da çerçevenin genişliği gibi, gözlükle yüz arasındaki oranı belirleyen ölçü birimidir. Gözlüğün yüzünüzle tam uyumlu olup olmadığını belirleyen en temel teknik verilerden biridir. Hem optik gözlüklerde hem de güneş gözlüklerinde üreticiler tarafından belirtilen bu ölçü, çerçevenin yüzünüze ne kadar oturduğunu, burnunuzu nasıl desteklediğini ve genel olarak konfor seviyesini etkiler. Yanlış ekartman seçimi, estetik görünümü bozabileceği gibi uzun vadede baş ve burun ağrılarına da neden olabilir.
İngilizce öğrenen pek çok kişi için "enjoy" ve "enjoyable" kelimeleri oldukça tanıdık ama zaman zaman karıştırılan ifadelerdir. Bu yazıda, enjoy ve enjoyable nedir sorusunu detaylı bir şekilde ele alacak, kullanım alanlarını açıklayacak ve gerçek hayattan örneklerle destekleyeceğiz. İngilizce’yi hem gündelik hem de akademik düzeyde doğru ve etkili kullanmak isteyen herkes için rehber niteliğinde bir içerik olacak.
Günümüzde kişisel gelişim ve spiritüel denge üzerine yapılan pek çok çalışmanın merkezinde yer alan kavramlardan biri de eril enerjidir. Peki, eril enerji nedir? Sadece erkeklerle ilişkilendirilen bir kavram mıdır, yoksa her bireyin içinde var olan bir yön mü? Bu sorulara verilecek yanıt, hem bireysel farkındalık yolculuğunun hem de sağlıklı ilişkilerin temelini oluşturur. Eril enerji; hareket, yön, mantık, yapı kurma ve kararlılık gibi özelliklerle özdeşleşmiş bir enerjisel prensiptir. Kadim öğretilerde ve modern psikolojide, eril ve dişil enerjilerin her insanda bulunduğu; ancak bu enerjilerin dengeli çalışmaması durumunda içsel huzursuzlukların ortaya çıktığı vurgulanır. Dolayısıyla eril enerji yalnızca erkeklere ait bir özellik değil, tüm bireylerin iç dünyasında aktif ya da pasif şekilde yer alan bir kuvvettir.
Fine dining, lüks ve rafine bir yemek deneyimi sunan, belirli görgü kurallarının ve sunum standartlarının ön planda olduğu restoran hizmet anlayışıdır. Fransızca kökenli bu terim, İngilizce'de “ince yemek yeme” ya da daha uygun çeviriyle “yüksek standartta yemek deneyimi” anlamına gelir. Fine dining nedir sorusu, yalnızca bir yemek biçimini değil, başlı başına bir yaşam tarzını ve kültürel algıyı da içinde barındırır.
Franchise, başarılı bir iş modelinin belirli kurallar çerçevesinde başka girişimcilere verilmesiyle oluşan bir iş sistemidir. Kısaca, bir markanın isim hakkı ve işletme sistemi başka kişi ya da kurumlara lisanslanır. “Franchise ne demek?” sorusu, yalnızca isim hakkı devri gibi görünse de arkasında derin bir organizasyon yapısı, sözleşmesel ilişkiler ve iş stratejileri barındırır.
OSB, yani Yönlendirilmiş Yonga Levha (Oriented Strand Board), çeşitli ağaç parçacıklarının özel reçinelerle karıştırılarak yüksek basınç ve ısıyla preslenmesi sonucu elde edilen dayanıklı bir levha türüdür. Yapı sektöründe çok yönlü olarak kullanılan bu malzeme, hem ekonomik hem de performans açısından sunduğu avantajlarla son yıllarda popülerliğini artırmıştır. Peki, OSB’nin teknik özellikleri, kullanım alanları ve dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
Yeniay, Ay'ın Dünya ile Güneş arasına girdiği, Güneş ışığını yansıtmadığı ve bu nedenle gökyüzünde görünmediği astronomik bir evredir. Ay döngüsünün başlangıç noktası olan bu evre, yalnızca gökyüzü gözlemleri için değil, kültürel ve manevi planlamalar açısından da büyük önem taşır. Özellikle Ay takvimi kullanan medeniyetlerde yeniay, ayın ilk günü olarak kabul edilir. Bu dönem; dini bayramların, ruhsal arınmaların, yeni niyetlerin ve tarımsal faaliyetlerin başlangıç işareti olabilir.
Popüler içerikler
153, Türkiye'de belediye hizmetlerine yönelik olarak kurulan bir çağrı merkezi numarasıdır. Genellikle vatandaşların şikâyet, talep, öneri veya bilgi alma amaçlı olarak aradığı bu numara, "ALO 153 Beyaz Masa" ya da “ALO 153 Çağrı Merkezi” adıyla bilinir. Bu hat, doğrudan belediyelere bağlıdır ve belediye sınırları içindeki hizmetlerle ilgili iletişim kurulmasını sağlar. 7 gün 24 saat hizmet verir. Hem sabit hatlardan hem de cep telefonlarından arandığında ücretlendirme yapılmaz.
28 Şubat Olayı, Türkiye siyasi tarihine “postmodern darbe” olarak geçen, 1997 yılında gerçekleşen ve doğrudan askerî müdahale olmaksızın sivil siyaseti yönlendiren bir süreçtir. Bu olay, özellikle dönemin Refah-Yol Hükûmeti’ne karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başını çektiği bir dizi karar, baskı ve yönlendirme ile şekillenmiştir. 28 Şubat 1997 tarihinde toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Ancak 28 Şubat sadece bir gün değil; yıllar süren bir baskı ve dönüşüm sürecinin adıdır.
Adabı muaşeret nedir sorusu, yalnızca görgü kuralları çerçevesinde ele alınabilecek basit bir merak değil; aynı zamanda bir toplumun kültürel, ahlaki ve hatta inanç temelli değerlerinin davranışa yansımasıdır. Adab-ı muaşeret; bireyin sosyal yaşamda diğer insanlarla olan ilişkilerinde uyması gereken saygı, nezaket ve ölçülülük ilkelerini kapsayan bir kurallar bütünüdür. Hem bireysel hem de toplumsal huzurun teminatı olan bu kavram, sadece “nasıl davranmalıyım?” sorusunun değil, “karşımdakine ne kadar değer veriyorum?” sorusunun da cevabıdır.
Afrodizyak, cinsel isteği artırdığına inanılan yiyecek, içecek, bitki ya da maddelere verilen genel isimdir. Tarih boyunca hem kadınlarda hem erkeklerde cinsel arzuyu, performansı ya da uyarılmayı artırmak için çeşitli doğal ve kimyasal maddeler afrodizyak olarak kullanılmıştır. Bu terim adını, Yunan mitolojisindeki aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’ten alır. Günümüzde hem halk arasında hem de bilimsel çevrelerde afrodizyak etkili maddeler tartışmalı olsa da bazı ürünlerin libido üzerinde dolaylı etkileri olduğu kabul edilmektedir.