"Work" kelimesi İngilizcede "çalışmak", "emek vermek" veya "çaba göstermek" gibi temel anlamlara sahiptir. İsim (noun) ve fiil (verb) olarak kullanılan bu kelime, günlük hayatta, iş dünyasında, akademik çalışmalarda ve son zamanlarda sosyal medya dilinde sıklıkla karşımıza çıkmaktadır.
Ancak "work" kelimesi sadece fiziksel bir iş yapmayı ifade etmez; bir makinenin çalışması, bir planın işlemesi ya da bir sanatçının eser üretmesi gibi geniş kullanım alanlarına da sahiptir.
Özellikle son yıllarda "work" kelimesi, sosyal medya platformlarında özgüven göstergesi, hayranlık belirtisi veya motivasyon ifadesi olarak farklı kalıplarla kullanılmaya başlanmıştır.
"Work" kelimesi farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşır:
Meslekî anlamda: Bir işte aktif olarak çalışmak.
Sanatsal anlamda: Üretilmiş bir eser veya proje.
Mekanik/fiziksel anlamda: Bir sistemin veya cihazın düzgün çalışması.
Sosyal medya dilinde: Takdir etmek, desteklemek veya cesaretlendirmek amacıyla kullanılan bir övgü kalıbı.
I work as a project manager. (Proje yöneticisi olarak çalışıyorum.)
The artist’s latest work was stunning. (Sanatçının son eseri muhteşemdi.)
The app doesn’t work on my phone. (Uygulama telefonumda çalışmıyor.)
Anlamı: Egzersiz yapmak ya da bir çözüm bulmak.
Örnek: He works out every morning. (Her sabah spor yapar.)
Anlamı: Bir şey üzerinde çalışmak, geliştirmek.
Örnek: I’m working on a new project. (Yeni bir proje üzerinde çalışıyorum.)
Anlamı: Bir kurum veya kişi için çalışmak.
Örnek: She works for a non-profit organization. (Bir sivil toplum kuruluşunda çalışıyor.)
Anlamı: Bir şeyin mükemmel şekilde işlemesi.
Örnek: This new strategy worked like a charm! (Bu yeni strateji harika işledi!)
Anlamı: Bir durumu, çaba ile işe yarar hale getirmek.
Örnek: Despite the challenges, we made it work. (Zorluklara rağmen işi başardık.)
Özellikle Instagram, Twitter ve TikTok gibi platformlarda "work" kelimesi, geleneksel anlamının ötesinde, cesaretlendirme, hayranlık veya övgü ifade etmek için kullanılır.
Anlamı: "Harika görünüyorsun!", "Bunu yapıyorsun!", "Muhteşem iş çıkardın!" gibi olumlu bir tepki verir.
Örnek: Birinin şık bir fotoğrafının altına "Work!" yazmak, onun tarzını onaylamak anlamına gelir.
Anlamı: Standart "work" ifadesinden daha güçlü bir onay verir. Genellikle sahne performansı, iddialı bir kıyafet ya da güçlü bir duruş sergileyen birine destek amaçlı kullanılır.
Örnek: Bir influencer yeni saç stilini paylaştığında yorumlarda "Work work queen!" gibi ifadeler görmek mümkündür.
Anlamı: İyi bir performans veya güçlü bir duruş gösterene duyulan hayranlık ifadesi.
Örnek: "That runway walk? You better work!" (O podyum yürüyüşü? Şahane iş çıkardın!)
Bu ifadeler, özellikle LGBT+ topluluğunda, drag kültüründe ve moda dünyasında sıkça kullanılır ve günümüzde mainstream popüler kültürün bir parçası haline gelmiştir.
Her work is admired worldwide.
(Onun çalışmaları dünya çapında takdir ediliyor.)
He completed a lot of work yesterday.
(Dün çok iş bitirdi.)
İsim kullanımında "work", bir görev ya da eser anlamına gelir.
They work late on Fridays.
(Cuma günleri geç saatlere kadar çalışıyorlar.)
The brakes work fine.
(Frenler gayet iyi çalışıyor.)
Fiil kullanımında bir aksiyon veya sistemin işlemesi kastedilir.
Yanlış: I have a work today.
Doğru: I have some work today. veya I have a job today.
"Work" genel bir kavramdır ve sayılabilir bir isim değildir. Bu yüzden başına "a" gibi bir tanımlayıcı almaz.
Ali Bey bir uluslararası şirkete iş görüşmesine gider. Görüşmeci ona sorar: "Where do you work now?" Ali Bey akıcı bir İngilizceyle "I currently work for a logistics company based in İzmir." şeklinde yanıt verir.
Selin Hanım, Instagram’da yeni paylaştığı iddialı bir fotoğrafın altına arkadaşından yorum alır: "Work work! " Bu yorum, Selin’in görünüşünün ve tarzının büyük beğeni topladığını gösterir.
Bir üniversite öğrencisi olan Emre, final projesini tamamlar ve hocasına sunar. Hocasından şu cümleyi duyar: "Excellent work!" Bu ifade, Emre'nin çalışmasının üst düzeyde beğenildiğini gösterir.
"Work" kelimesinin hemen ardından gelen ifadelerle doğru kalıplar kurmak, daha doğal bir İngilizce konuşmanızı sağlar.
"Work on your skills", "Work hard", "Make it work" gibi günlük hayatta sık kullanılan ifadeleri öğrenmek, pratikte büyük avantaj sağlar.
Sosyal medyadaki "work!" kullanımlarını anlamak, çağdaş İngilizceyi kavrama açısından önemli bir artıdır.
Job belirli bir pozisyonu ifade eder (örn. öğretmenlik, mühendislik).
Work ise genel anlamda çaba harcamayı ve iş yapmayı belirtir. "Job" sayılabilirdir, "work" ise genellikle sayılmaz.
Sosyal medyada "work", bir kişinin stilini, duruşunu veya başarısını överken kullanılır. "Harikasın!", "Devam et!" gibi bir motivasyon mesajı niteliğindedir.
Kısa diyaloglar yazmak, İngilizce dizi ve filmlerde "work" geçen ifadeleri not almak ve sosyal medya yorumlarını takip etmek oldukça etkili yöntemlerdir.
"Work" kelimesini sayılabilir bir isim gibi kullanmamak gerekir. Ayrıca, "work" kalıplarının doğru bağlamda kullanılması önemlidir; örneğin "work on" bir proje için çalışmayı ifade ederken, "work out" egzersiz yapmak anlamına gelir.
İngilizceyi etkili kullanmak isteyen herkes için "work" kelimesinin tam anlamıyla kavranması hayati önem taşır. İş hayatından sosyal yaşama kadar her alanda karşımıza çıkan bu kelime, doğru öğrenildiğinde İngilizce seviyenizi belirgin şekilde ileri taşır.
İlgili diğer içerikler
Metalurji, yeryüzünün derinliklerinden çıkarılan ham cevherleri, insanlığın hizmetine sunulan ileri teknolojik ürünlere dönüştüren temel mühendislik dallarından biridir. Sadece metallerin işlenmesi değil, aynı zamanda bu metallerin doğadan kazanılması, arıtılması, yeniden şekillendirilmesi ve özelliklerinin kontrol edilmesi süreçlerini kapsar. Günümüzde “metalurji” deyince akla sadece madenler değil; otomobillerden cep telefonlarına, uzay araçlarından mutfak eşyalarına kadar her şey gelir. Çünkü bu bilim dalı, yaşamın görünmeyen ama temel taşıdır.
Günlük yaşantımızda sıkça karşımıza çıkan ama çoğu zaman tam olarak kavrayamadığımız bir kavram: Subliminal. Peki subliminal nedir? Subliminal, bireyin bilinçli farkındalığının altında kalan, ancak bilinçaltı tarafından algılanabilen mesajlar veya uyarılar anlamına gelir. Bu mesajlar, görsel, işitsel ya da yazılı olarak sunulabilir ve hedeflenen davranış değişikliklerine yol açabilir.
İngilizce dilinde haftanın günlerinden biri olan Sunday, dünya genelinde birçok kültürde özel bir anlama sahiptir. Peki Sunday nedir ve neden bu kadar önemlidir? Sunday, İngilizcede haftanın yedinci gününü ifade eder ve çoğu Batı ülkesinde resmî tatil günü olarak kabul edilir. Pek çok toplumda Sunday, dinlenme, aileyle vakit geçirme, ibadet ve sosyal etkinlikler için ayrılan bir gündür. Türkiye'deki Pazar günü kavramına doğrudan karşılık gelir.
Siyasi sistemler içerisinde dikkat çeken kavramlardan biri de teokrasidir. Peki teokrasi nedir tam olarak? Teokrasi, yönetim yetkisinin dini otoritelerce kullanıldığı, yasaların ve kuralların ilahi kaynaklara dayandırıldığı bir devlet biçimidir. Bu sistemde dini liderler, siyasi liderlik görevini de üstlenir ve dini kurallar, devlet düzeninin temelini oluşturur.
Tezhip, kelime anlamı olarak "altınla süslemek" demektir. Sanat tarihinde ise, özellikle kitap sayfalarını, levhaları veya yazma eserleri altın ve çeşitli renklerle süsleme sanatını ifade eder. İslam sanatlarının en zarif dallarından biri olan tezhip, manevi bir estetik anlayışı temsil eder.
Vergi Kimlik Numarası (VKN), Türkiye'deki vergi mükelleflerinin ekonomik kimliklerini belirleyen, 10 haneli, eşsiz bir sayısal tanımlayıcıdır. Gelir elde eden her birey ve kurumun, yasal yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için bir VKN'ye sahip olması zorunludur. VKN, hem kamu kurumlarıyla olan işlemlerde hem de ticari faaliyetlerde önemli bir yere sahiptir.
Zahter, Akdeniz ve Orta Doğu mutfağında hem şifalı bitki hem de baharat olarak geniş yer bulan aromatik bir bitkidir. Latince ismi Thymbra spicata olan zahter, güçlü aroması, yoğun uçucu yağ içeriği ve sağlık üzerindeki olumlu etkileri ile tanınır. Özellikle Türkiye'nin güney illerinde, hem kahvaltılarda hem de sağlık kürlerinde sıkça kullanılır. Geleneksel kullanım alanlarının yanı sıra modern bitkisel tıpta da önemli bir yer edinmiş olan zahter, kekikle karıştırılsa da ayrı bir türdür ve farklı özellikler taşır.
Zorro, 20. yüzyılın başlarında yaratılmış, adaletsizliğe karşı savaşan maskeli bir kahramanı temsil eden kültürel bir figürdür. İlk kez 1919 yılında Johnston McCulley tarafından kaleme alınan "The Curse of Capistrano" adlı hikâyede sahneye çıkan Zorro, zamanla sinema, televizyon ve çizgi roman dünyasında büyük bir fenomen hâline gelmiştir. İspanyolcada "tilki" anlamına gelen Zorro, kurnazlığı, çevikliği ve zekâsıyla tanınır. Maskesi, pelerini ve özellikle düşmanlarının üzerinde bıraktığı "Z" işaretiyle hafızalara kazınan bu karakter, halkı ezen zalim yöneticilere karşı duran bir halk kahramanı olarak efsaneleşmiştir.
Popüler içerikler
153, Türkiye'de belediye hizmetlerine yönelik olarak kurulan bir çağrı merkezi numarasıdır. Genellikle vatandaşların şikâyet, talep, öneri veya bilgi alma amaçlı olarak aradığı bu numara, "ALO 153 Beyaz Masa" ya da “ALO 153 Çağrı Merkezi” adıyla bilinir. Bu hat, doğrudan belediyelere bağlıdır ve belediye sınırları içindeki hizmetlerle ilgili iletişim kurulmasını sağlar. 7 gün 24 saat hizmet verir. Hem sabit hatlardan hem de cep telefonlarından arandığında ücretlendirme yapılmaz.
28 Şubat Olayı, Türkiye siyasi tarihine “postmodern darbe” olarak geçen, 1997 yılında gerçekleşen ve doğrudan askerî müdahale olmaksızın sivil siyaseti yönlendiren bir süreçtir. Bu olay, özellikle dönemin Refah-Yol Hükûmeti’ne karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başını çektiği bir dizi karar, baskı ve yönlendirme ile şekillenmiştir. 28 Şubat 1997 tarihinde toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Ancak 28 Şubat sadece bir gün değil; yıllar süren bir baskı ve dönüşüm sürecinin adıdır.
Adabı muaşeret nedir sorusu, yalnızca görgü kuralları çerçevesinde ele alınabilecek basit bir merak değil; aynı zamanda bir toplumun kültürel, ahlaki ve hatta inanç temelli değerlerinin davranışa yansımasıdır. Adab-ı muaşeret; bireyin sosyal yaşamda diğer insanlarla olan ilişkilerinde uyması gereken saygı, nezaket ve ölçülülük ilkelerini kapsayan bir kurallar bütünüdür. Hem bireysel hem de toplumsal huzurun teminatı olan bu kavram, sadece “nasıl davranmalıyım?” sorusunun değil, “karşımdakine ne kadar değer veriyorum?” sorusunun da cevabıdır.
Afrodizyak, cinsel isteği artırdığına inanılan yiyecek, içecek, bitki ya da maddelere verilen genel isimdir. Tarih boyunca hem kadınlarda hem erkeklerde cinsel arzuyu, performansı ya da uyarılmayı artırmak için çeşitli doğal ve kimyasal maddeler afrodizyak olarak kullanılmıştır. Bu terim adını, Yunan mitolojisindeki aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’ten alır. Günümüzde hem halk arasında hem de bilimsel çevrelerde afrodizyak etkili maddeler tartışmalı olsa da bazı ürünlerin libido üzerinde dolaylı etkileri olduğu kabul edilmektedir.