Stopaj, kelime olarak kulağa yabancı gelse de, Türkiye’de maaş alan, kira ödeyen ya da serbest meslek hizmeti veren hemen herkesin hayatında olan bir vergi türüdür. Kısaca söylemek gerekirse, bir gelirin ödemesi yapılmadan önce vergisinin kaynaktan kesilmesi işlemine stopaj denir.
Bu sistemin mantığı şudur: Geliri elde eden kişi vergisini sonra ödemesin, onun yerine ödemeyi yapan kişi vergiyi kaynağında kessin ve doğrudan devlete ödesin. Bu sayede devlet vergi toplamada kolaylık sağlar, kayıt dışılık azalır ve vergi takibi daha sistemli yapılır.
Stopaj, Fransızca kökenli bir kelimedir ve “kesinti” anlamına gelir. Vergi terminolojisinde stopaj, “gelir ödemesi yapılmadan önce, bu gelirin belli bir oranının vergi olarak kesilmesi” anlamına gelir. Bu vergi türü, kaynağında kesilen vergi olarak da bilinir.
Vergiyi, geliri elde eden değil; geliri ödeyen kişi keser ve beyan ederek vergi dairesine yatırır. Yani aslında stopajda, vergi sorumlusu ile geliri elde eden aynı kişi değildir.
Sistemi basit bir örnekle açıklayalım:
Bir şirket, bir çalışanına 10.000 TL maaş ödüyor olsun. Bu maaştan, diyelim ki 1.500 TL gelir vergisi stopajı kesiliyor. Çalışanın eline net olarak 8.500 TL geçiyor. Ama devletin gözünde çalışanın geliri 10.000 TL. Aradaki 1.500 TL ise devletin kasasına çalışan adına ödenmiş vergi oluyor.
Bu durumda:
Stopaj bu yüzden devletin en çok tercih ettiği tahsilat yollarından biridir.
Stopaj her gelir türünde uygulanmaz. Ancak bazı düzenli ve kontrol edilebilir gelirlerde uygulanması yaygındır. En sık stopaj kesintisi yapılan gelirler şunlardır:
Tüm çalışan maaşlarında gelir vergisi ve damga vergisi stopajı uygulanır.
Bir şirket veya tüzel kişi, bir gayrimenkul kiralıyorsa, ödediği kira üzerinden stopaj keser. Konut kiralarında bireysel kişiler için stopaj yoktur.
Doktor, avukat, danışman gibi serbest meslek erbaplarına yapılan ödemelerde %20 stopaj uygulanır.
Müteahhitlik gibi uzun süren projelerde hakediş ödemelerinde stopaj vardır.
Faiz, repo, temettü gibi gelirlerde stopaj doğrudan banka ya da aracı kurum tarafından kesilir.
Bankadaki faiz gelirlerinden, fon kazançlarından otomatik stopaj kesintisi yapılır.
Stopaj oranları, gelirin türüne göre farklılık gösterir. Türkiye’de uygulanan bazı temel stopaj oranları şunlardır:
Not: Stopaj oranları dönemsel olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından değiştirilebilir.
Burada önemli bir ayrım var:
Vergi sorumlusu, mükellef adına vergiyi keser, beyan eder ve vergi dairesine öder. Yani kira geliri alan ev sahibi değil, işyerini kiralayan şirket stopajdan sorumludur.
Stopaj beyanı için Muhtasar Beyanname kullanılır. Bu beyanname, her ay ya da üç ayda bir Gelir İdaresi Başkanlığı'na gönderilir.
Ödeme şu şekilde yapılır:
Bir işyeri kira sözleşmesi üzerinden örnek:
Ev sahibi 10.000 TL kazanç elde etmiş gibi vergilendirilir ama stopaj yoluyla vergisi zaten ödenmiş sayılır.
Gelir veya kurumlar vergisi beyannamesi verilirken, o yıl içinde ödenmiş stopajlar düşülerek nihai vergi hesaplanır. Eğer daha fazla stopaj kesilmişse, fazlası iade talebiyle geri alınabilir. Bu uygulama, özellikle serbest meslek kazançlarında ve temettü gelirlerinde yaygındır.
Eğer stopaj yükümlülüğü olduğu halde:
bu durumda vergi ziyaı doğar. Vergi dairesi cezalı tarhiyat yapar, gecikme faizi uygular ve ilgili kişi ya da kurumu sorumlu tutar.
Stopaj vergisi kim tarafından ödenir?
Stopajı, geliri ödeyen kişi ya da kurum (vergi sorumlusu) keser ve devlete öder.
Stopaj bireysel konut kiralarında geçerli mi?
Hayır. Sadece şirketlerin kiraladığı işyeri ödemelerinde uygulanır.
Freelancer çalışmalarda stopaj olur mu?
Serbest meslek erbabı isen, sana ödeme yapan kurum %20 stopaj keser.
Stopaj devlete nasıl ödeniyor?
Muhtasar beyanname ile dijital olarak beyan edilip, internet vergi dairesinden ödenir.
Stopaj ile KDV aynı şey mi?
Hayır. Stopaj gelir vergisi kesintisidir, KDV ise mal ve hizmet alışında tüketicinin ödediği dolaylı vergidir.
Stopaj, vergiyi kaynağında keserek devletin doğrudan tahsilat yapmasını sağlayan etkili bir sistemdir. Hem çalışanlar, hem kira geliri elde edenler, hem de serbest meslek sahipleri için hayatın içindedir. Stopajı doğru hesaplamak, zamanında beyan etmek ve ödemek hem mükellef hem vergi sorumlusu açısından önemlidir.
Bu sistem sayesinde gelirlerin vergilendirilmesi daha sistematik hale gelir, devlet bütçesi planlanabilir olur ve kayıt dışı ekonomiyle mücadele kolaylaşır. Her ne kadar ilk bakışta karmaşık görünse de, stopaj aslında düzenli, adil ve pratik bir vergi uygulamasıdır.
İlgili diğer içerikler
Devalüasyon Nedir? Türkiye'deki Örnekleri, Ekonomik Etkileri
Devalüasyon, bir ülkenin para biriminin yabancı para birimlerine karşı değerinin, devlet ya da merkez bankası kararıyla resmî olarak düşürülmesidir. Bu uygulama genellikle sabit kur rejimi uygulayan ülkelerde görülür. Yani devalüasyon, bir ülkenin parasının satın alma gücünün özellikle dış dünyaya karşı azaltılması anlamına gelir.
Dezenflasyon Nedir? Dezenflasyonist Politikalar ve Ekonomi
Ekonomi dilinde sıkça duyulan ama çoğu zaman yanlış anlaşılan kavramlardan biri dezenflasyondur. İlk bakışta enflasyonun tamamen ortadan kaldırılması gibi algılansa da dezenflasyon, teknik anlamda enflasyon oranındaki azalma hızını ifade eder. Yani fiyatlar hâlâ artıyordur ama artık eskisi kadar hızlı artmıyordur. Örneğin yıllık enflasyon %60’tan %45’e düşmüşse, bu bir dezenflasyon sürecidir. Enflasyon sıfırlanmamıştır, sadece yavaşlamıştır.
İktisat Nedir? Temel Kavramları, Dalları ve Önemi Nelerdir?
İktisat, insanların sınırlı kaynaklarla sınırsız ihtiyaçlarını nasıl karşıladığını inceleyen sosyal bilim dalıdır. Başka bir ifadeyle, iktisat, bireylerin, işletmelerin ve devletlerin ekonomik kararlarını, bu kararların sonuçlarını ve birbirleriyle olan ilişkilerini analiz eder. Temel amacı, mevcut kaynakların en verimli biçimde nasıl kullanılacağını araştırmak ve üretim, tüketim, dağıtım süreçlerini anlamaktır.
Korelasyon Ne Demek? Anlamı, Türleri ve Hayattaki Örnekleri
Korelasyon, iki değişken arasında bir ilişki olup olmadığını ve bu ilişkinin yönünü ve derecesini ifade eden kavramdır. Genellikle istatistik ve veri analizi bağlamında karşımıza çıkar. Ancak korelasyon, sadece akademik ya da teknik bir terim değil, aynı zamanda günlük hayatta sıkça karşılaştığımız ilişkileri anlamamıza da yardımcı olur.
Provizyon Nedir? Banka ve Diğer Sektörlerde Ne İşe Yarar?
Provizyon, kelime anlamı olarak “ön onay”, “geçici onay” ya da “hazırlık” anlamlarına gelir. Günümüzde en çok sağlık sektörü, bankacılık sistemi ve sigortacılık alanlarında karşımıza çıkar. Bir işlem ya da hizmetin gerçekten yapılabilir olup olmadığını kontrol etmek, geçici bir onay sürecine tabi tutmak anlamına gelir.
Resesyon Nedir? Ekonomik Etkileri, Nedenleri ve Sonuçları
Resesyon, bir ekonomide üretim, tüketim, yatırım ve istihdam gibi temel göstergelerde geniş kapsamlı ve süreklilik gösteren bir daralma yaşanması durumudur. Teknik olarak, üst üste iki çeyrek dönem boyunca GSYH'nin küçülmesi resesyon olarak tanımlanır. Ancak bu tanımın ötesinde resesyon, insanların günlük hayatını doğrudan etkileyen ekonomik bir çöküş sürecidir.
Stagflasyon Nedir? Enflasyon ve Durgunluk Aynı Anda Nasıl Yaşanır?
Stagflasyon, ekonomide aynı anda hem yüksek enflasyonun hem de ekonomik durgunluğun yaşandığı bir durumu tanımlar. Kelime, İngilizce’deki “stagnation” (durgunluk) ve “inflation” (enflasyon) kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Yani ekonomi bir yandan duraklarken, diğer yandan fiyatlar hızla artar.
Popüler içerikler
AKTS Nedir? Kredi Sistemi, Hesaplama ve Önemi
AKTS, yani Avrupa Kredi Transfer ve Biriktirme Sistemi (European Credit Transfer and Accumulation System), Avrupa ülkelerindeki yükseköğretim kurumlarında öğrenci hareketliliğini kolaylaştırmak ve akademik programlar arasında şeffaflık sağlamak amacıyla geliştirilmiş bir kredi sistemidir. Avrupa Birliği'nin Bologna Süreci kapsamında oluşturulan bu sistem, öğrencilerin aldıkları derslerin yükünü ve bu yükün karşılaştırılabilirliğini belirlemek için kullanılır. AKTS, sadece kredi aktarımı için değil; aynı zamanda öğrencinin öğrenme sürecini planlaması, izlemesi ve değerlendirmesi için de önemli bir araçtır.
Brüt Ne Demek? Maaş, Kâr, Metrekare ve Kullanım Alanları
Brüt kelimesi, Türkçeye Fransızca “brut” kelimesinden geçmiş olup, saf olmayan, içerisinden herhangi bir kesinti veya indirim yapılmamış olan anlamına gelir. Ekonomi, muhasebe, iş hukuku, maaş sistemi, inşaat sektörü ve gıda üretimi gibi pek çok alanda kullanılan bu kavram, net ile karşılaştırmalı olarak değerlendirilir. Brüt değer, herhangi bir vergi, masraf veya kesinti düşülmeden önceki toplam miktarı ifade eder. Net ise bu kesintilerden arındırılmış gerçek değeri verir.
BSMV Nedir? Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi Ne Demek?
BSMV, “Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi” ifadesinin kısaltmasıdır. Türkiye'de 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu çerçevesinde düzenlenen bu vergi türü, adından da anlaşılacağı gibi özellikle bankacılık ve sigortacılık işlemleri üzerinden alınan dolaylı bir vergi türüdür. 1956 yılından beri uygulamada olan BSMV, kamu finansmanının sağlanması açısından önemli bir gelir kalemi olarak kabul edilir. Uygulama alanı geniştir ve hem bireyleri hem kurumları ilgilendiren birçok işlemi kapsar. Faiz gelirleri, sigorta primleri, komisyonlar, kredi işlemleri ve daha fazlası bu vergiye tabidir.
Emtia Nedir? Türleri, Piyasaları ve Yatırım Yöntemleri
Emtia, ticarette alınıp satılabilen, genellikle fiziksel bir varlığa sahip olan ve piyasada belirli bir değeri bulunan mallara verilen genel isimdir. Tarım ürünlerinden enerji kaynaklarına, metallerden sanayi hammaddelerine kadar geniş bir yelpazeye yayılan emtialar, hem tüketim hem de yatırım aracı olarak işlev görür. Emtialar finansal piyasalarda spot, vadeli ve opsiyon işlemlerine konu olabilir. Ekonomik göstergelerin önemli bir parçası olan emtia piyasaları, arz-talep dengesi, jeopolitik gelişmeler, mevsimsel döngüler ve küresel krizlerden doğrudan etkilenir.
Fon Nedir? Fon Türleri, Yatırım Mantığı ve Avantajları
Fon, finansal anlamda belirli bir amaca yönelik olarak toplanan ve yönetilen parasal kaynaklara verilen isimdir. Fonlar, yatırım, tasarruf, sosyal güvence, destekleme, kalkınma gibi farklı amaçlarla oluşturulabilir. Fon sistemi, bireylerin ya da kurumların toplu birikimlerini organize ederek hem gelir üretmek hem de belirli ekonomik veya sosyal hedeflere ulaşmak için kullanılır. Fonlar hem kamu kurumları hem de özel sektör tarafından oluşturulabilir ve farklı yasal yapılara göre düzenlenir.